10 Mayıs 2014 Cumartesi

ANNEM...

Bu gece bir yetiştirmeliyim telaşı içindeyim nedense...Yarın olmadan gün pazar olmadan aklımdakileri yazıp rahat bir nefes alayım istedim. Tabii ki sıkıntılı veya zorlu birşey değil bu. Bunlar benim hislerim ama Facebook'a iki satır yazmak bile kendimi tutamadığım bir ağlama haline soktu beni. Nedendir bilemedim.Sanırım anne olduktan sonra  ve oğlum yetişkin olma yolunda adımlar attığında  hem evlat hem anne rolünde  olmamdan kaynaklanıyor. Annem bu süreçleri bundan 40 yıl kadar önce, imkansızlıkların olduğu bir yaşamda,yokluklarla mücadele ederek üstelik 3 kez yaşamış. Neler hissetti, içinde ne fırtınalar koptu,ne kadar ağladı,nelere şükretti nelere küfretti içinden bilemiyorum. Ama düşününce bilmek isterdim diyorum. Keşke bana bir deftere yazsaydı ben bu halimle sanki oymuşçasına okusaydım ağlaya ağlaya annemi annemden dinleseydim...Kendi çocukluğumu, babamın gençliğini,ablalarımı bir bir anlatsaydı bana. Nelere gülerdi nelere kızardı o günkü Gülen anlatsaydı keşke. Çünkü şimdi annem hiç olmadığı kadar kabullenmiş,sessiz,o kadar kendi dünyasında ki...Eminim şükrediyor evlatları ve yaşamı için ama tek bir serzeniş tek bir keşke tek bir gözyaşı olmadan...Kimbilir belki içinde hala cevaplayamadığı soruları  var ama belli etmiyor hiç.Hiç etmedi ki hiçbir zaman...Hep ağırbaşlı,hep herşeyi kabullenen,hep az konuşan ve hep boynu bükük...

Ahh anacım artık kabuğumuzda olmayalım hayat hiçbir zaman buna değmiyor. Bak bana yıllar evvel ettiğin beylik lafların tamamı benim lugatimde.Hepsini kabullendim ve hepsi o kadar doğru ki. Hepsi hala sesinle kulağımda. Ve artık eminim söylüyorum bak değimiyor anne. Hiç birşey için geç değil. Sana seni sevdiğimi söyleyemediğim tüm o zamanlar için şimdi binlerce kere tekrar ediyorum:Seni seviyorum, seni seviyorum,seni seviyorum diye...Kızdığım,kızdırdığım,küstüğüm,bağırdığım,ağlattığım tüm zamanlar içinse korkunç bir pişmanlık var yüreğimin orta yerinde...Biliyorum sen gene 'Olsun çocuğum'dersin ama ben gene söylemek istiyorum. Oğluma her baktığımda acaba ben bu zamanlarda ne yapardım acaba annem beni nasıl görürdü diye düşünmeden edemiyorum ve bu anların sayısı git gide artıyor. Ben de yaşlanıyorum anneciğim biliyorum bunlar o yüzden daha bir birikiyorlar.Gençliğimin avareliği yok olmak üzere, arada aklıma eseni yapmak dışında hemen hemen hiç yok.Ve her gün yaşanmışlıkların ve hayatıma kattıklarının beni var ettiğinin muhakemesi var üzerimde. Taaaa ilk planlamadan beni seçmen, benim bu dünyaya gelmemde aracılık etmen ve yıllardır aldığın tüm spritüalist eğitimleri,bilgileri bıkıp usanmadan anlatman,aşılaman...Biliyorum ben de seni seçtim ama bilmesem de hiçbir önemi yok. Pişmanlık değil hiç biri.İyi ki sen olmuşşsun iyi ki var olmuşsun ve beni var etmişsin.

Anneciğim emeklerin için ne kadar teşekkür etsem az. Kelimeler yetersiz kalıyor..Buraya yazmakla da olmuyor ama inan ki hissediyorum içimde.Sana hiçbir kırgınlığım yok annecim...Neden olsun ki hayatım bana yeterince kırgınlık,hüsran,acı yaşattı zaten...Bunları istesem de istesem de öğrendim yaşadım. Bedenim  bir şeyler yolunda gitmiyor diye alarm çaldığında da öğrendim.Bir dostumdan kazık yiyince de öğrendim. Aşk acısı çekince de öğrendim.Debelendim öğrendim. Düştüm kalktım,düştüm kalktım.Bu hep oldu ama sonunda KALKTIM anne...Her zaman o gücü buldum içimde senin sayende.Kilometrelerce uzakta olsam da hissettim...Ve gene seni bulurum ne zaman düşünsem biliyorum...Bulacağım...Çünkü ben senim, sen de ben...












Hiç yorum yok:

Yorum Gönder